Kadın Post - Kadın Haber Sitesi

Gebelikte Baba Adaylarının Tutum Ve Davranışları Nasıl Olmalıdır

GEBELİK

Kadınlar yaratılışları itibarıyla kibar, hassas ve kırılgan bir yapıya sahiptirler. Yaşadıkları duyguları derinden hissederler. İnsanlara, hayata, olaylara vb. şeylere erkeklerden daha farklı anlamlar yüklerler.

Kadınlar yaratılışları itibarıyla kibar, hassas ve kırılgan bir yapıya sahiptirler. Yaşadıkları duyguları derinden hissederler. İnsanlara, hayata, olaylara vb. şeylere erkeklerden daha farklı anlamlar yüklerler. Karmaşık bir düşünce yapısına sahip olan kadınlar kendilerinden daha basit ve yalın düşünen erkeklerin onları anlamalarını beklerler. İşte bu sayılan durumlar gebelik sürecinde ikiye katlanır ve çözülmesi gereken birçok problemi de beraberinde getirir.

Gebelikte baba adaylarının tutum ve davranışları nasıl olmalıdır sorusunu sormadan önce anne adaylarının duygu ve davranışlarındaki değişimlere değinelim.

Her yeni durum insanlarda kaygılara sebep olur. Hamilelik süreci de anne adayı için yeni bir durumdur ve bu yeni durumun ortaya çıkardığı bilinmezlik duygusu yaşanılan kaygıların asıl sebebidir. Çünkü kaygıların altında yatan şey bilinmezlik duygusudur.

Anne adayları " Bebeğime iyi bakabilecek miyim? Bebeğim sağlıklı bir şekilde dünyaya gelir mi? Eşim bana yardımcı olur mu? Fiziğimde meydana gelen değişiklikler kalıcı mıdır? Bebeğimiz için iyi bir anne-baba olabilecek miyiz? " gibi sorularla baş etmeye çalışırken eşinin de aynı konularda telaşlanmasını ve aynı konulara kafa yormasını bekler. Eğer bu beklentilerini tatmin edici bir şekilde karşılayamazsa yaşadığı düş kırıklığını öfke duygusuna çevirir ve bu duygusunu da davranışlarına yansıtır.

Yazımızın başında da değindiğimiz gibi yaratılış itibarıyla zaten kibar, hassas, narin ve kırılgan olan kadın gebelik sürecinde bu yönlerini adeta iki katına çıkararak ilgi ve sevgi odağı olma beklentisine girer. Kadın istemese de bu durum biyolojik ve psikolojik olarak gebeliğin verdiği doğal bir sonuçtur. Yani gebelikte meydana gelen biyolojik ve psikolojik değişimler anne adaylarında duygu değişimlerini de kaçınılmaz kılar. Yaşanan duygu değişimleri de davranışlara alınganlık, öfke bozukluğu, ağlama nöbetleri, normalinden fazla ilgi bekleme, dikkat çekme vb. şeklinde yansır. Peki, böyle durumlarda baba adaylarının tutum ve davranışları nasıl olmalıdır? İki başlık altında inceleyelim.

A. Gebelik Sürecinde

Yapılması gereken ilk şey baba adaylarının eşlerini tanıyor olmalarıdır. Eşlerinin yaratılıştan gelen özelliklerini, mizacını, huylarını ve karakterini iyi bilen erkekler, gebelikte eşlerine daha rahat yardımcı olabilirler. Onların ne tür bir duygu durumunda olduklarını öngörerek sorun teşkil edebilecek hallerde daha temkinli yaklaşabilirler. Bu yüzden eşlerini tanımak baba adayları için uzun süreli bir çözüm yolu olabilir.

Baba adayları eşlerinin karakterine ve yapısına hâkim ise bu defa yapılması gereken şey gebeliğin anne adayları üzerindeki etkilerini bilmektir. Bu etkileri bildikten sonra eşlerinin duygu ve davranışlarının altında yatan sebepleri bilecekler ve onları daha iyi anlayacaklardır.

B. Doğumdan Sonraki Süreçte

Doğum sonrası, anne-baba için tarifi olmayan duyguların yaşandığı bir süreçtir. Birlikte geçen heyecanlı, sevinçli ve aynı zamanda stresli, kaygı dolu dokuz ayın ardından bir bebeğin dünyaya gelişi onlarda tüm duyguları bir arada yaşatan bir durum meydana getirir. Gebelik sürecini zor veya kolay bir şekilde atlatan ebeveyn, bu kez doğumdan sonraki süreç için kaygılanır. Özellikle anneler " Sütüm kesilir mi? Bebeğim doymuyor mu? Neden ağlıyor? Zayıf mı? " vb. gibi aklından geçen türlü sorulara cevap ararken kendine ve etrafına stresli anlar yaşatabilir. Babalar ise böyle durumlarda eşlerini tamamlayıcı, teskin edici, rahatlatıcı rol üstlenmelidir. Eşinin, üzerine yoğunlaşıp strese girdiği konularda onunla tatmin edici ve bilgilendirici şekilde konuşarak kuruntularından kurtarması beklenir. Çünkü annelerin iç huzuru için bilimsel bilgiler çoğu zaman kurtarıcı bir çözüm yolu olabilir.

Bir de bebek doğduktan sonra annelerin endişeleri " Eşim benimle eskisi gibi ilgilenmeyecek mi? Arka planda mı kalacağım? Değerim azaldı mı? " vb. şeklinde gelişir. Babalar hemen bu durumun farkına varmalıdır. Sabah uyanınca, gece uyumadan önce, işten eve geldiğinde vb. durumlarda belli bir süre - özellikle lohusalık boyunca - yöneleceği ilk kişi eşi olmalıdır. Eşine " Bebeğimizi annesi sen olduğun için bu kadar çok seviyorum. Sana olan sevgimden kaynaklı onu bu kadar çok önemsiyorum. " mesajını vermelidir.

Yazının içeriği gebelikte baba adayının tutum ve davranışları nasıl olmalıdır sorusuna yönelik olsa da yazımızın sonuna doğru gebelikte anne adayının da eşine karşı tutum ve davranışlarının nasıl olması gerektiğine kısaca değinelim.

Gebelik yalnızca anne için değil, baba için de çeşitli süreçlerin geçirildiği yeni bir durumdur. Doğumu kadın gerçekleştirdiği için bu konuda erkekler hep arka plana itilmiştir.

Evin geçiminden mesul olan baba, sorumlu olduğu kişi sayısının artacağı düşüncesiyle baş etmeye çalışır. Gebelik boyu eşine karşı yatıştırıcı bir rol üstlenmişken doğum sonrasında da toparlayıcı bir rol üstlenmek zorunda kalır. Her iki durumda da erkek, evine ve ailesine yetmeye çalışır. Bazı zamanlarda kendini yetersiz hissettiği durumlarla karşılaşır. Eşini, bebeğini, işyerini, sosyal çevresini, anne ve babasını idare edip birleştirici bir rol üstlenmesi de baba adayları için stresli bir durumdur. Bir de erkekler kadınlar kadar duygularını dışa vuramazlar. Kadına düşen, eşinin karakterini iyi tanımak ve onun yaşayacağı hisleri önceden kestirip ona göre davranmak olacaktır. Anne adayı eşinin iç dünyasında yaşadığı sorunları sezmeli, onun kendini yetersiz hissettiği konularda " Sen çok iyi bir eş olduğun gibi çok iyi de bir babasın. " mesajını verip onu güçlendirmelidir.

Yorum yapabilmek için lütfen sitemizden üye girişi yapınız!
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.